Taşıma ve Dolaşım Sistemi

TAŞIMA VE DOLAŞIM SİSTEMLERİ

1-Hücre ve tek hücreli canlılarda taşıma
  • Endoplazmik retikulum            
  • Sitoplazmik hareketler
  • Difüzyon ve osmoz olayları     
  • Rotasyon-sirkülasyon hareketleri
  • Mikrotübül ve mikroflamentler
Not:Mikrotübül ve mikroflamentler hücrede organel (Mitokondri,saldı kofulları vb) ve büyük moleküllerin (DNA vb) taşınımında rol alırlar
2-Bitkilerde taşıma sistemleri:
A-Su ve karayosunlarında taşıma:
  • Madde alış verişi tüm yüzeyle yapılır
  • Özelleşmiş taşıma sistemleri bulunmaz
  • Su ve nemli ortamlarda yaşarlar
  • Vücud oldukça küçüktür
B-Eğreltiler ve tohumlu (Çiçekli) bitkiler
  • Karasal yaşama uyum sağlamışlardır
  • Madde alış verişi belirli vücud bölgeleri ile yapılır
  • Özelleşmiş taşıma sistemleri bulunur
  • Vücud oldukça büyüktür
Bitkilerde madde taşınımında rol alan faktörler
  • Hormonların taşınması,Soymuk borularında besin ve azotlu bileşiklerin taşınması,Gazların taşınması,suyun yanal taşınması: Difüzyon, Aktif taşıma (Yavaş gerçekleşir)
  • Odun borularında su ve suda erimiş maddelerin taşınması:Kök basıncı, Terleme,Kılcallık, Kohezyon ve Aldezyon gücü (Hızlı gerçekleşir)

3-Hayvanlarda dolaşım sistemleri: 
A-Dolaşım sistemi olmayan Süngerler,sölentereler ve planarialarda
  • Özelleşmiş dolaşım sistemleri bulunmaz
  • Bu organizmalarda vücud küçük ve basit yapılıdır.
  • Vücutlarında ortam sıvısının dolaşımını sağlayan kanallar ve boşluklar bulunur.
  • Bu kanal ve boşluklarda ortam suyunun dolaşımı silli hücreler ve kaslarla sağlanır
  • Vücudta dolaşan ortam suyu dolaşım sıvısı gibi hücrelerin solunum,beslenme,boşaltım gibi yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanmasında görev alır
B-Dolaşım sistemi taşıyanlar
Hayvanlarda dolaşım sistemi özelliklerine göre ikiye ayrılır.
1-Açık dolaşımın temel özellikleri:
  • Omurgasızlarda görülür (Yumuşakçalar,eklem bacaklılar,derisi dikenliler)
  • Dolaşım oldukça yavaştır
  • Trake solunumu hariç diğer solunum sistemlerine sahip canlılarda taşıyıcı pigment içerir
  • Kalp ve kısa atar damar bulunur. Bazılarında ilave olarak toplar damarda bulunur
  • Kılcal kan damarları bulunmaz
  • Dolaşım sıvısı bir süre kalp damar sistemi içinde hareket ettikten sonra sistem dışına çıkarak hücreler arası boşluklarda dolaşır
  • Madde alış verişi hücrelerle hücreler arası dolaşan sıvı ile olur
  • Madde ve enerji ihtiyacı az olan canlılara özgüdür
2-Kapalı dolaşımın temel özellikleri:
  • Bazı omurgasız (Örn: Toprak solucanı) ve tüm omurgalılarda bulunur
  • Kalp,atar ve toplar damar ile kılcal kan damarları bulunur
  • Hücrelerle dolaşım sıvısı arasında madde alış verişi kılcal kan damarları aracılığı ile gerçekleşir
  • Dolaşım oldukça hızlıdır
  • Dolaşım sıvısı kalp damar sistemi dışına çıkmaz
  • Taşıyıcı pigment içerir
Omurgasızlarda dolaşım sistemleri
A-Süngerlerde:Özelleşmiş dolaşım sistemi bulunmaz.Porlar ve kanallar içerisinde silli hücrelerin sil hareketi ile dolaşan ortam suyu dolaşım sisteminin görevini üstlenir.
B-Hidralarda: Özelleşmiş dolaşım sistemi bulunmaz.Sindirim boşluğu aynı zamanda dolaşım sisteminin görevini üstlenir.
C-Planaria da: Özelleşmiş dolaşım sistemi bulunmaz.Sindirim boşluğu aynı zamanda dolaşım sisteminin görevini üstlenir.
E-Toprak solucanlarında:Kapalı dolaşım sistemi görülür.7 ile 11 segmentlerde ki halkasal damarlar kasılıp gevşeme hareketleri ile kalp ödevi görür.Sırtta arkadan öne ,karında ise önden arkaya kan taşıyan iki büyük damar ve bunlara bağlı daha küçük damarlar ile kılcallardan oluşmuş bir sistemdir.Taşıma sıvısı pigment bulundurur ve gaz taşınımında rol alır.
F-Yumuşakçalarda:Açık dolaşım görülür.5-7 odacıklı kalp ve buna bağlı kısa atar ve toplar damarlardan oluşmuştur. Taşıma sıvısında taşıyıcı pigmentler bulunur ve gaz taşınımındada rol alır.
G-Böceklerde: Açık dolaşım görülür.5 odacıklı bir kalp ve buna bağlı atar damardan meydana gelmiştir.Taşıma sıvısı gaz taşınımında rol almaz.

Omurgalılarda dolaşım sistemleri
A-Balıklarda:
  • Kalp iki odacıktan oluşur(Bir kulakçık ve bir karıncık)
  • Kalpte kirli kan dolaşır
  • Kalpten çıkan kan direkt solungaçlara gider
  • Vücud ta temiz kan dolaşır
  • Değişken vücud ısılı canlılardır
  • Tek dolaşım vardır
B-Kurbağalarda:
  • Kalpleri üç odacıklıdır (İki kulakçık ve bir karıncık)
  • Sağ kulakçığa vücud tan kirli kan gelir
  • Sol kulakçığa akciğerlerden temiz kan gelir
  • Karıncıkta temiz ve kirli kan karışır
  • Kalpten vücuda karışık kan pompalanır
  • Dolaşım büyük ve küçük dolaşım diye ikiye ayrılır.Ancak ayrılma tam değildir.
  • Değişken vücud ısılı canlılardır
C-Sürüngenlerde:
  • Kalpleri üç-dört odacıklıdır
  • Sağ kulakçığa vücud tan kirli kan gelir
  • Sol kulakçığa akciğerlerden temiz kan gelir
  • Üç odacıklı kalplerde karıncıkta temiz ve kirli kan karışır
  • Dört odacıklı kalplerde sağ karıncıkta kirli sol karıncıkta temiz kan bulunur
  • Üç odacıklı kalpten vücuda karışık kan pompalanır
  • Dört odacıklı kalplerde kalpte karışmayan kirli ve temiz kan kalpten çıktıktan sonra akciğer atar damarı ile ana atar damar arasında bulunan panizza kanalı ile karışır
  • Dolaşım büyük ve küçük dolaşım diye ikiye ayrılır.Ancak ayrılma tam değildir.
  • Değişken vücud ısılı canlılardır
D-Kuşlarda:
  • Kalp dört odacıklıdır(İki kulakçık ve iki karıncık )
  • Kalbin sağ kısmında kirli kan sol kısmında temiz kan bulunur
  • Kalpte temiz ve kirli kan karışmaz
  •  Dolaşım büyük ve küçük dolaşım diye ikiye ayrılır
  • Değişmez vücud ısılı canlılardır
E-Memelilerde:
  • Kalp dört odacıklıdır(İki kulakçık ve iki karıncık )
  • Kalbin sağ kısmında kirli kan sol kısmında temiz kan bulunur
  • Kalpte temiz ve kirli kan karışmaz
  • Dolaşım büyük ve küçük dolaşım diye ikiye ayrılır
  • Değişmez vücud ısılı canlılardır

İnsanda dolaşım sistemi

A-Kalbin yapısı:

1-Perikard:
  • Bağ dokudan oluşmuş çift katlı zardır
  • İki zar arasında perikard sıvısı bulunur
  • Devamlı çalışan kalbin diğer organ ve yapılara sürtünüp zarar görmesini önler
2-Miyokard:
  • Kalbe özgü kas dokudan oluşmuştur.(Başka hiçbir organda bulunmaz)
  • Kalbin esas yapısını oluşturur
  • Kalbin çalışmasını sağlayan esas dokudur
  • Karıncıklarda daha kalındır.Sol karıncıkta daha kalındır
  • Beslenmeleri aorttan ayrılan kroner damarlarla sağlanır
3-Endokard:
  • Tek katlı yassı epitelden oluşmuştur
  • Kanın hareketini kolaylaştırır
  • Beslenmelerini direkt kandan sağlarlar

4-Kapacıklar:
  • Bağ dokudan oluşmuştur
  • Kanın tek yönde hareketini sağlarlar
  • Kalbin Sağ kulakçığı ile sağ karıncığı arasında üçlü,sol kulakçığı ile sol karıncığı arasında ikili kapakçık bulunur.
  • Ayrıca kalbin odaları ile damarlar arasında üçlü yarım ay kapakçıkları bulunur

B-Kalbin çalışması
  • Kalbin enerji kaynağı:glikoz,laktat ve yağ asitleridir.
  • Kasılmasına sistol,gevşemesine ise diastol denir
  • Miyokard (Kas dokusu )Tarafından gerçekleştirilir
  • Embriyonal evreden ölünceye kadar çalışmasını sürdürür
  • Çalışması ile ilgili uyaran kendisi tarafından oluşturulur
  • Otonom sistem tarafından çalışması kontrol edilir
  • Kalbin çalışması özelleşmiş kas fibrillerinden oluşmuş sinoatrial  (S.A.)ve Antrioventriküler (A.V.)düğümler tarafından oluşturulan ve Antrioventriküler düğüme bağlı his demetleri tarafından yayılması sağlanan uyarılarla gerçekleşir
I-Kalbin çalışmasını artıran etkenler:
  • Sempatik sistem        
  • Kanda CO2 (Asidik etken)  fazlalığı
  • Adrenalin                   
  • Vücud ısısının yükselmesi
  • Tiroksin                      
  • Kafein vb. kimyasallar ve bazı ilaçlar
II-Kalbin çalışmasını azaltan etkenler:
  • parasempatik sistem
  • Asetil kolin
  • Bazlar
Not:Kalbin çalışmasında rol alan vagus (Yavaşlatıcı) siniri kesilince kalp atışları hızlanır. Hızlandırıcı sinirler kesilince kalp atışları yavaşlar. Her ikiside kesilirse kalp monoton bir hızla çalışmasını sürdürür.
C-Kalbe bağlı damarları:

Kalbe kan toplar damarlarla kulakçıklardan girer,atar damarlarla karıncıklardan çıkar.
a-Sağ kulakçık:Üst ve alt ana toplar damarlar bağlıdır.Vücuttan kirli kan taşırlar.
b-Sol kulakçık:Akciğer toplar damarları bağlıdır. Akciğerlerden temizlenmiş kan taşırlar
c-Sağ karıncık:Akciğer atar damarı.Akciğerlere kirlenmiş kan taşırlar.
d-Sol karıncık:Ana atar damar(Aort) Vücuda temiz kan taşırlar
D-Kan damarları:

a-Atar damar ve özellikleri:
  • Dış,orta ve iç olmak üzere üç tabakadan oluşur
  • Dış gömlekte temel yapı fibröz bağ dokusudur
  • Dış gömlek kan basıncına karşı sağlam ve esnek yapının oluşumunu sağlar
  • Orta gömlek temel yapısı düz kas dokusu olup elastik lifler taşır
  • Orta gömlek kan damarlarının çapını kan hacmine ve akışkanlığına göre ayarlayarak tansiyonun korunmasını sağlar
  • Organlara gidecek kan miktarını ayarlar
  • İç gömlek yassı epitel dokudan oluşmuş olup yapıda elastik lifler taşır
  • İç gömlek kaygan bir yüzeyin oluşumunu sağlayarak damar içinde kanın hareketini kolaylaştırır
  • Yapıda kapakçıklar bulunmaz   
  • Duvar kalınlığı fazladır
b-Toplar damar ve özellikleri
  • Dış,orta ve iç olmak üzere üç tabakadan oluşur
  • Dış gömlekte temel yapı fibröz bağ dokusudur
  • Dış gömlekte esnek liflerin oranı azdır
  • Orta gömlek temel yapısı düz kas dokusu kas oranı azdır ve elastik lifler taşımaz
  • Orta gömleğin esnekliğinden dolayı daha fazla esneme ve kan depolama özelliği vardır
  • İç gömlek sadece  yassı epitel dokudan oluşmuştur
  • İç gömlek kaygan bir yüzeyin oluşumunu sağlayarak damar içinde kanın hareketini kolaylaştırır
  • Kalp seviyesinin altındaki büyük damarlarda kalbe doğru açılan kapakçıklar vardır  
  • Duvar kalınlığı azdır
  • Çap büyüktür
c-Kılcal damar ve özellikleri
  • Sadece iç gömlek bulunur
  • Yapısı tek katlı yassı epitelden oluşmuştur
  • Not:Damar çapları büyükten küçüğe doğru:
Toplar damar > Atar damar > Kılcal damar
  • Not kanın akma hızı: Çoktan aza doğru
Atar damar > Toplar damar > Kılcal damar
d-Atar damarda kanın akışını sağlayan faktörler
  • Karıncıkların kasılması ile oluşan basınç
  • Atar damarın esnek yapısı
e-Toplar damarlarda kanın hareketini sağlayan faktörler
  • Kalbe doğru açılan kapakçıklar
  • Soluk alıp verme esnasında göğüs boşluğunda oluşan negatif basınç
  • Kalbin üst seviyesindeki kanın yer çekim etkisi ile kalbe dönüşü
  • İskelet kaslarının kasılıp gevşemesi
  • Kulakçıklarda oluşan emme kuvveti
  • Not:Toplar damarlarda kanın hareketinin yavaş olması çok esnek yapının olmasından kaynaklanır.
f-Kılcal damarlarda kanın hareketini etkileyen faktörler
  • Kalbin oluşturduğu basınç etkisi ile gerçekleşir
  • Not:Kılcal damarlar kornea ve mercekte bulunmaz.Yağ dokuda çok az bulunur.Beyin,karaciğer kaslarda ise çok fazla kılcallaşma görülür

D-Starling hipotezi:
Kılcal damarlarda kan ile doku sıvısı arasındaki madde alış verişinin kanın hidrostatik basıncı ile kan proteinlerinin oluşturduğu osmotik basıncın etkisi ile gerçekleştiğini açıklayan hipotezdir
Kılcal damarın atar damar bölgesinde maddelerin damar dışına çıkmasına neden olan hidrostatik basıncın değeri 40 mm/ hg dir.
Aynı bölgede maddelerin damar içine emilimine neden olan kanın osmotik basıncı 25 mm/hg dir.Aradaki 15 mm/hg lik güçle maddeler kılcalların dışına doku sıvısına geçerler.Bu maddeler;
1-Su   2-Mineraller    3-Vitaminler   4-glikoz   5-Amino asit   6-yağ asitleri    7-Akyuvarlar   8-Hormonlar 9-Metabolik artıklar 10-Proteinler  11-O2 veya CO’ dir.
Kana ait bazı proteinler ve alyuvarlar kılcalların dışına çıkamazlar.
Kılcal damarın toplar damar bölgesine doğru kanın hidrostatik basıncı gittikçe azalır.Bunun nedeni kanın hacimsel azalması ve kılcal çapının gittikçe artmasıdır.Bu bölgede hidrostatik basınç 15 mm/hg ye düşer ancak kanın osmotik basıncı değişmez ve 25 mm/hg olarak kalır.Bu bölgede ise 10 mm/hg lik kanın osmotik basınç gücü ile doku sıvısında bulunan maddeler kana geri emilir.
Kana geri emilen maddeler;
1- Su    2-CO2 veya O2    3-Mineraller    4-organik besinler    5-Metabolik artıklar 6-Hormonlar vb.
Ancak kanı terk eden akyuvarlar bazı proteinle ve suyun bir kısmı kılcal bölgeden geri emilmez. Bu maddeler lenf sistemi aracılığı  ile tekrar dolaşıma geri dönerler.
Kan dolaşımı

 E-Küçük kan dolaşımı
  • Kalp ile akciğerler arasında olur
  • Akciğer atar damarı ile akciğer toplar damarı arasında olur
  • Sağ karıncık ile sol kulakçık arasında olur
  •  Kalpten çıkan kan kirli kalbe dönen kan temizdir
  • Amaç kanın O2 bakımından zenginleşmesidir
F-Büyük kan dolaşımı
  • Kalp ile akciğer hariç diğer organlar arasında olur
  • Aort ile ana atar damarlar arasında olur
  • Sol karıncık ile sağ kulakçık arasında olur
  • Kalpten çıkan kan temiz kalbe dönen kan kirlidir
  • Temel amaç diğer sistem ve organların beslenme,solunum,boşaltım vb. yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.

G-Lenf sistemi:
Lenf sistemi elemanları:
  • Lenf kılcalları
  • Lenf toplar damarları
  • Lenf düğümleri
  • Lenf sıvısı
  • (Balık ve kurbağalarda lenf kalpleri)
Lenf Kılcalları özellikleri
  • Kan damarı kılcalları bölgesinde kapalı uçla başlar
  • Tek sıralı yassı epitelden oluşmuştur
  • Geçirgenlikleri fazladır
  • Kan damarı kılcallarından sızan proteinlerin,amino asitlerin ve sıvının fazlası ile bu bölgede kan damarlarını terk eden akyuvarların tekrar dolaşıma geri dönmesini sağlar
  • İnce barsaklardaki lenf kılcalları; sindirim sonucu emilen yağların  dolaşıma katılmasını sağlar
  • Yapısında tek yönde açılan kapakçıklar vardır
Lenf toplar damarlarının özellikleri
  • Lenf kılcallarının birleşmesi sonucu oluşurlar
  • Küçük lenf toplar damarlarının birleşmesi ile oluşan sağda ve solda olmak üzere iki büyük lenf toplar damarı vardır
  • Doku bölgelerinden toplanan lenf sıvısının dolaşıma katılmasında görev alırlar
  • Sağdan  toplanan lenf sıvısı sağ ana lenf toplar damarı ile sağ köprücük altı toplar damarına boşaltılır
  • Soldan  toplanan lenf sıvısı  ve sindirim sonucu emilen yağlar lenf toplar damarları ile parke sarnıcına buradanda sol ana lenf toplar damarı ile sol köprücük altı toplar damarına boşaltılır
  • Lenf damarlarında tek yönde açılan kapakçıklar vardır
  • Lenfin hareketi oldukça yavaştır
  • Lenf toplar damarlarının yapısında bulunan kas dokusu lenf damarlarının kasılıp gevşemelerini sağlayarak lenfin hareketini kolaylaştırır
  • Lenf damarlarındaki lenf sıvısının hareketine kılcal bölgede basıncın artması,çizgili kas hareketi,kan damarlarının hareketi,organların hareketi gibi diğer faktörlerde etkilidir
Lenf sıvısı özellikleri
  • Kılcal damarlardan sızan ve geri emilemeyen kan hücreleri , kan proteinleri, su ve suda çözülmüş besinler,ince bağırsaklardan emilen yağlar bulunur
  • Renksiz bir sıvıdır
  • Yapısında sadece akyuvarlar bulunur
  • Vücuda giren mikropların yayılmasında ve kanserli hücrelerin metastaz (Yayılması) yapmasında rol oynar
Lenf düğümleri
  • Kasıklarda ,koltuk altlarında ve boyun bölgelerinde bulunur
  • lenf damarlarının birleştiği yerlerdir
  • Lenf sıvısı lenf düğümlerinden geçerken kendisi ile taşınan mikroplar düğümlerdeki akyuvarlar tarafından fagositozla etkisiz hale getirilir
  • Vücudun savunma organları olarak görev yaparlar
  • Enfeksiyonlarda kızararak şişerler
  • Enfeksiyonlu hallerde oluşurlar (Sayısal olarak artarlar)
Lenf sisteminin görevleri
  • Kılcal bölgelerden kan damarlarını terk eden maddelerin tekrar dolaşıma geri dönmesini sağlarlar
  • İnce barsaklardan emilen yağ asitleri ve gliserol ün dolaşıma katılmasını sağlar
  • Vücudun savunulmasında rol alır
  • Lenfositlerin oluşumu ve olgunlaşması

Sindirim Sistemi

BESLENME VE SİNDİRİM

Organizmalarda besin maddelerinin hücrelerde kullanılabilir hale getirip hücrelere alınması olaylarına sindirim denir.Sindirim olaylarında ATP harcanmaz.Sindirim hidroliz olayıdır.İstemli olarak başlar refleks olarak devam eder.
Üç evrede gerçekleşir;
1-Mekanik sindirim:Kaba partiküller halinde olan besinlerin  küçük partiküller haline getirilmesidir.
Mekanik sindirim;ağız, mide,taşlı gibi organlarda gerçekleşir.
Not:Holozoik beslenen canlılarda görülür.
2-Kimyasal sindirim:Besinlerdeki organik bileşiklerin enzimlerle yapı taşlarına hidroliz edilmesidir.
Kimyasal sindirim;Ağızda, midede,ince barsaklarda ve hücre içlerinde gerçekleşir.
Not:Saprofit bakteri ve mantarlarda,serbest yaşayan protistalarda, insektivor bitkilerde, endoparazitler hariç bütün omurgasızlarda ve bütün omurgalılarda görülür.             
3-Emilim:İnorganik besinlerin ve organik besin yapıtaşlarının hücrelere madde alınım kurallarına göre geçmesidir.
Emilim;İnce bağırsaklarda,kalın bağırsaklarda ,protistalarda,çok hücreli basit yapılı canlılar ve endoparazitlerde bütün vücud yüzeyinde
Not:İnsektivor bitkiler ve bütün hetetorflarda görülür.
Kimyasal sindirim gerçekleşme ortamı bakımından iki farklı durum görülür.
1-Hücre içi sindirim:
  • Özelleşmiş sindirim sistemleri yoktur.(Hidra ve planaria da hücre dışı sindirim için gereklidir.)b)Besinler küçük olup endositoz la alınırlar.
  • Mekanik sindirim görülmez.
  • Sindirim hücre içinde sindirim kofullarında gerçekleşir.
  • Protistalar,süngerlerde görülür.
  • Hidra ve planarialarda hücre dışı sindirimi hücre içi sindirim takip eder.
  • Lizozom taşıyan bütün hücrelerde işlevini kaybeden organel ve yapıların lizozom larla parçalanması hücre içi sindirimdir.

2-Hücre dışı sindirim:
A)Saprofitlerde:
  • Bazı bakteri ve mantarlar bu gruptandır.
  • Özelleşmiş sindirim yapıları görülmez.
  • Hücre dışı sindirimi gerçekleştiren özel enzimler salgılarlar.
  • Kimyasal sindirimden sonra emilim gerçekleşir.
  • Beslenme hızı ve oranı düşüktür.
  • Mekanik sindirim görülmez.

B)İnsektivor bitkilerde:
  • Bazı yaprakları metamorfozla böcekleri yakalama organı ve sindirim ortamı haline gelmiştir.
  • Özel sindirim enzimleri üretirler.
  • Kimyasal sindirimden sonra emilim gerçekleşir.
  • Mekanik sindirim görülmez. 
C)Holozoik beslenen hayvanlarda:
  • Sindirim özelleşmiş boşluklarında gerçekleşir.
  • Özel bezler tarafından kimyasal sindirimin değişik aşamalarında rol alan enzimler salgılanır.
  • Mekanik sindirimden sonra gerçekleşir.(Bazı canlılarda önce sindirim sistemi ve birlikte gerçekleşir.)
  • Beslenme hızlı ve verimlidir.
  • Herbivor canlıların bağırsaklarında yaşayan bazı tek hücreliler hücre dışı sindirime yardımcı olurlar.
  • Endoparazitler hariç çoğu omurgasız ve bütün omurgalılar bu gruptandır.
  • Besin kaynaklarına göre herbivor, karnivor ve omnivor olmak üzere üçe ayrılırlar.
Sindirim sistemi evrimi:
İnsanda sindirim sistemi

1-Ağız:

A)Görevi:
  • Besinlerin sisteme alınması
  • mekanik sindirim
  • Kimyasal sindirim
  • Besinlerdeki kimyasallar algılanarak sindirimle ilgili refleksleri başlatmak.

B)Yapısı:
  • Dudak ve yanaklar:Emme,içme,besinlerin dişler üzerinde tutulması.
  • Damak:Ağız ve burun boşluğunu ayırarak memelilerde mekanik sindirimi olanaklı kılar.
  • Dil:Besinlerin tadını algılamak,besinleri dişler üzerinde hareket ettirmek,yutkunmada besini yutağa itmek.
  • Diş:Mekanik sindirimi gerçekleştirmek.
  • Tükürük bezleri:
Tükürüğün İçeriği: su,mukus,amilaz,Na ve Ca iyonları
Tükürüğün Görevi:
  • Besinlerin ıslatılıp yumuşatılması.
  • Ağız içini nemli ve kaygan tutulması.
  • Besin partiküllerinin yapışmasını sağlayarak lokma haline getirilmesi.
  • Nişastanın sindirimi.
  • Ağız içinin hafif bazik değerde tutmak.
-Tükürük salgısının kontrolü:Kalıtsal ve şartlı reflekslerle gerçekleşir.
C)Ağızda kimyasal sindirim:
Sadece nişastanın sindirimi gerçekleşir.
Amilaz
Nişasta+(-H2O) ------------>Dekstrin + Maltoz
D)Emilim: Su, Bazı ilaçlar ve zehirlerin emilimi gerçekleşir ancak beslenme için önemsizdir.
2-Yutak:

A)Görevi:
  • Ağızla alınan besinleri düzenli aralıklarla yemek borusuna iletmek.
  • Burunla alınan havayı soluk borusuna iletmek.
  • Alınan besin ve solunum havasındaki mikroorganizmalara karşı bağışıklık sistemini uyarmak.
B)Bağlantıları: 
  • Ağız boşluğu     
  • Burun boşluğu    
  • Yemek borusu    
  • Soluk borusu   
  • Östaki  borusu
3-Yemek borusu:

A)Görevi:
Yutkunma ile kendisine gelen besinleri peristaltik hareketleri  ile  düzenli aralıklarla mideye iletmek.
B)Yapısı:
  • İçte: Mukoza katmanı bulunur.
  • Ortada:Uzunlamasına ve halkasal olarak yerleşmiş kaslar bulunur bunların peristaltik hareketleri ile basinler düzenli aralıklarla mideye taşınır.
  • Dışta :Seroza bulunur.
C)Mekanik sindirim:
Yoktur.
D)Kimyasal sindirim:
Ağızda başlayan nişasta sindirimi devam eder.Organın yapısında enzim içeren salgılar üretilmez.
E)Emilim:
Gerçekleşmez.

4-Mide:

A)Görevi:
  • Depolama  
  • Mekanik sindirim  
  • Kimyasal sindirim   
  • İletim   
  • Mikroorganizmaların öldürülmesi   
  • Emilim!
B)Bağlantıları:
Kardia bölgesinde yemek borusu ile pilor bölgesinde ise ince bağırsaklarla bağlantılıdır.
C)Dokusal oluşum :
  • İçte: katlanmalar yapıp yüzey alanını artıran mukoza bulunur.salgı bezleri bu katmanda bulunur.
  • Ortada:Kasdokusu bulunur.Uzunlamasına, halkasal ve çapraz yerleşen kasların hareketi ile midede yoğurma hareketleri oluşur.Bu hareketler besinlerin midede tutulması salgılarla karışması ve kısmen de mekanik sindirime uğratılmasını sağlar.
  • Dışta:Seroza katmanı bulunur.
Not:Midenin Kardia bölgesinde yemek borusu ile ve pilor bölgesinde 12 parmak barsağı ile halkasal kaslardan oluşmuş sifinkter denen kapılar taşır bunlar mide içeriğinin kontrollü şekilde yemek borusundan mideye ve mideden 12 parmak barsağına iletilmesini sağlar.
D)Salgıları ve Görevleri:
a)İç salgı:
Gastrin:Mide dış salgısını uyarır.
b)Dış salgılar:
  • epsin:Proteinleri sindirmek
  • Lap:Süt proteinlerini kazein (Peynirleştirmek) haline dönüştürmek.
  • Mukus:
    • Sindirim yüzeyini nemli ve kaygan tutmak
    • HCL ve enzimlerin etkisinden dokuları korumak
  • HCL:   *Pepsinojeni pepsin haline getirmek.
    • Bazı mineralleri redükleyerek emilebilir hale getirmek.
    • Besinlerle gelen mikropları öldürmek.
    • Proteinlerin sindirimi için asidik ortam oluşturmak.
  • Amilaz ve lipaz :mide ortamında etkisizdirler.
c)Mide salgılarının kontrolü:
1-Sinirsel:
  • a)Besin görme         
  • b)Mide gerilmesi      
  • c)Stres
2-Hormonal:
  • Gastrin (Artırıcı etkiye sahip mideden salgılanır.)
  • Enterogastron: (Azaltıcı etkiye sahip , incebağırsaklardan salgılanır.)
E)Kimyasal sindirim:
  • Midede sadece proteinlerin sindirimi olur:Amilaz ve lipaz üretilmesine karşın asidik ortam olduğu için etkisizdirler.
  • Mide içeriğinin ph’sı 1,5-2 dir.
  • Mide öz suları ile karışmış yarı sindirilmiş içeriğe kimus denir.
  • Midede karbonhidratların ve yağların sindirimi ortamın asidik olmasından dolayı gerçekleşmez.
                                                 
5-İnce bağırsaklar:
  • Duedonum (Onikiparmak bağırsağı)-
  • jejenum(Boş bağırsak)
  • ileum(Kıvrımlı bağırsak) adı verilen üç kısımdan oluşur.
A)Bağlantıları:Duedomum kısmında  midenin pilor bölgesi ,virsung kanalı ile pankreas ve koledok kanalı ile karaciğer (Safra kesesi) bağlantılıdır.  İleum ile kalınbağırsaklar
B)Dokusal oluşum:
a)İçte:Mukoza bulunur. Bu katmanda salgı bezleri , yüzey artırıcı dokusal katlanmalar olan villuslar  ve hücresel oluşumlar olan microvilluslar bulunur.
b)Ortada:Kas katmanı vardır.Uzunlamasına ve halkasal yerleşen kaslar incebağırsakların peristaltik hareketlerini oluşturur.
c)Dışta:Seroza bulunur.
İnce barsaklardan enine kesit

C)görevi:
  • Kimyasal sindirimi gerçekleştirmek 
  • Emilimi gerçekleştirmek 
  • Besinleri kalınbağırsağa iletmek
D)İnce bağırsaklarda görev yapan salgılar,görevleri ve kontrolleri:

a)İnce bağırsak iç salgıları ve görevleri:Bu salgılar midenin asidik içeriği ince bağırsaklara geçtiğinde üretilir.
  • Enterogastron:Mide faaliyetlerini yavaşlatır.
  • Kolesistokinin:Safra kesesini uyararak safra salgısının koledok kanalından duedonuma boşalmasını sağlar.
  • Sekretin:Pankreastan su ve alkali tuzların salgılanmasını ve virsung kanalı ile duedonuma boşalmasını sağlar.
  • Pankreozimin: Pankreastan enzim içerikli salgıların virsung kanalı ile duedonuma boşalmasını sağlar
  • Enterokrin: İnce bağırsağın dış salgı bezlerini uyarır.
b)Safra salgısı:
1-İçeriği: Su, yağ asitleri, safra pigmentleri,safra tuzları,elektrolitler
2-Görevi:
  • Ortamı alkalileştirmek.
  • Yağların sindirimine yardımcı olmak.
  • Antiseptik ödevi ile bağırsakların bakteri florasını dengelemek.
  • Yağ ve yağda eriyen vitaminlerin emilimini sağlamak.
Not:Safra salgısında safra tuzlarında azalma olursa kolesterol çökelerek safra taşlarını meydana getirir.
c)Pankeratik salgılar ve görevleri:
  • Su ve alkali tuzlar:( ph:8,5) Asidik mide içeriğini alkalileştirip ortamı kimyasal sindirime hazırlamak
  • Tripsin:Polipeptidlerin sindirimini sağlamak
  • Lipaz:Yağların sindirimini sağlamak
  • Amilaz:Nişastanın sindirimini sağlamak
  • Kimotripsin:Polipeptid leri sindirmek
d)İncebağırsak salgıları ve görevleri:
  • Mukus:Yüzeyin kayganlaşması ve enzimatik etkilerden dokuları korumak.
  • Enterokinaz:Pankreastan inaktif halde salgılanan tripsinojeni aktif enzim tripsin haline çevirir.
  • Peptidaz:Peptidlerin sindirimini sağlamak.
  • Amilaz:Nişastanın sindirimini sağlar.
  • Maltaz maltozu, Laktaz  laktozu,  sukraz  sukrazı monosakkaritler haline çevirir.
  • Nukleaz:nucleik asitlerin sindirimini sağlar.
e)Safra,pankreatik salgılar ve incebağırsak salgılarının salgılanma kontrolü: 

1-Sinirsel kontrol (Önemi tartışmalı) 
2-Hormonal kontrol (Asidik içerikli besinlerin duedonuma geçmesi.)
E)Kimyasal sindirim:

a)Karbonhidratların sindirimi: Pankreastan üretilen amilaz ve ince bağırsaklardan üretilen amilaz,maltaz,laktaz, sukraz etkilidir.
b)Proteinlerin sindirimi: Kısmen sindirilip polipeptidler haline gelmiş proteinler üzerine önce pankreatik enzim tripsin ve kimotripsin etkili olur daha sonra ince bağırsak enzimi olan erepsin etkili olur.                                                                                           
c)Yağların sindirimi: Sadece ince bağırsaklarda gerçekleşir. Safra salgısı varlığında pankreatik lipaz etkili olur.
F)Emilim:
Emilimin %95 ‘i bu organda gerçekleşir. Emilimi artırmak için bu organın iç yüzeyinde dokusal oluşum olan villus ve hücresel yapılar olan microvilluslar bulunur.Bu yapıların sayesinde iç yüzey 100m2 lik emilim alanı oluşur.
 Aktif taşınma ile hızlı şekilde gerçekleşen glikoz,galaktoz,bazı amino asitler ve elektrolitlerin emilimi jejenum kısmından olurken , yavaş ve daha yoğun ve önemli emilim ileumdan gerçekleşir.
Alınan besinlerdeki monosakkaritler, amino asitler,yağ asitleri ve gliserit, vitaminler, mineraller, su,ilaçlar vb. organik ve inorganik maddeler difüzyon, kolaylaştırılmış difüzyon ve aktif taşınma ile alınırlar.Bazı kısa polipeptidler pinositozla alınabilirler bunun beslenmede önemi olmamakla beraber alerjik reaksiyonların oluşmasından dolayı önemlidir. Bazı amino asitler, glikoz , galaktoz ve elektrolitler ise aktif taşınma ile alınır.
Not:Aktif taşıma ile emilenlerin emilim hızları oldukça fazladır.
Not: Bazı maddelerin emilim kuralları
  • Ca nın emiliminde Parathormon ve vit-D etkendir.
  • Fe aktif taşıma ile emilirler.
  • Vit-C Fe emilimini kolaylaştırır.
  • Suda eriyen vitaminler(B-C) yağda eriyen vitaminlere (A-D-E-K) oranla daha hızlı emilirler.
  • A-D-E-K vitaminlerin emilimi yağların emilimine bağlıdır.
  • Na iyonları aktif taşıma ile emilirler ve su pasif olarak bu iyonları takip eder.
6-Kalın bağırsaklar:
A)yapısı:
  • İçte:Dokusal katlanmalara sahip mukoza
  • Ortada:Uzunlamasına ve halkasal yerleşmiş kaslar;Bunlar devamlı olmayıp yer yer kesiklikler gösterir.Bu nedenle kütle peristasisi görülür.(Peristaltik dalgalanmalar organ boyunca devam etmeyip,yer yer kesikliğe uğrar.)
  • Dışta:Seroza bulunur.
B)Kısımları ve bağlantıları: 
Yükselen kolonla ileum ile bağlantılıdır.Enine kolonla devam eder.İnen kolon rektum ile anüsle bağlantı kurar.
C)Salgıları:
Kalın bağırsaklarda sadece mukus salgılanır enzimatik salgıları bulunmaz.
D)Mekanik sindirim:
Gerçekleşmez.
E)Kimyasal sindirim:
Bu organda enzim üretilmediği için kimyasal sindirime katılmaz ancak burada yaşayan simbiyotik canlıların ürettiği enzimlerle kısmen kimyasal sindirim gerçekleşir.
F)Emilim:
  • İnce bağırsaklardan sonra en önemli emilim bu organda görülür.
  • İnce bağırsaklarda emilmemiş glikoz ve amino asitler
  • İnce bağırsaklarda emilmemiş safra tuzlarının emilimi
  • Bazı elektrolitlerin emilimi
  • Sindirim artıkları içinde bulunan suyun emilimi
  • Simbiyotik bakterilerin ürettiği K ve B grubu vitaminlerin emilimi gerçekleştirilir.
G)Salgıları ve görevleri:
•             Mukus:İç yüzeyin kayganlaşması besinlerin hareketinin kolaylaşması.
Not:Nukleik asitlerin sindirimi ve emilimi: Mide enzimleri kromatindeki proteinleri sindirir.Oluşan nukleik asitler bağırsaklarda pankreas enzimi olan nukleazla nukleotidlere parçalanır.Nukleotidler bağırsak enzimi olan fosfatazla nukleozidlere dönüşür .Sindirim sonucu oluşan nucleozidler ince bağırsaklardan emilirler.Sindirim dokularda (Hücrelerde) gerekirse devam eder.
Karaciğer:
Sindirim salgılarının kontrolü:

1-Sinirsel:
Ağıza besinin alınması,Organa besinin girmesi Besinin görülmesi, kokusunun alınması ,Besini hatırlatan herhangi bir uyaranın (ses,renk,şekil vb.)algılanması. salgıların oluşumunu uyarır.
2-Hormonal:
Mide ve ince bağırsaklardan üretilen hormonlar mide,safra,pankreas ve ince bağırsakların salgı üretmesini uyarır.
Not:Sinirsel uyarılar hızlı ancak kısa süreli ve az, hormonlar ise yavaş ancak uzun süreli ve çok salgı oluşumuna neden olurlar.
Notlar:
  • Sindirim sisteminde mekanik sindirimin görüldüğü yapılar: Ağız (Dişler) ve Midedir.(Kas hareketleri)
  • Sindirim sisteminde sindirim enzimi üreten yapılar: Ağız,Mide,İnce barsak,Pankreas
  • Salgıları ile sindirime yardımcı olan yapılar: Ağız, Mide,
  • İnce barsak,Pankreas,Karaciğer
  • Emilimin görüldüğü yapılar( Çoktan aza doğru):İnce barsaklar,Kalın barsaklar, Mide (Ağız:Çok az ve inorganik maddeler)
          Sindirim sisteminde özelleşmiş yapılar
1-Kursak:
  • Toprak solucanı ve kuşlar gibi ağızda mekanik sindirimi olmayan herbivor canlılarda görülür.
  • Besinlerin depolanmasında rol oynar.
  • Besinlerin ıslatılıp yumuşatılmasında ve mekanik sindirime hazırlanmasında rol oynar.
  • Yavru bakımı olan kuşlarda yavrulara besin taşıma ve hazırlamada rol oynar.
  • Karnivor kuşlarda kemik, tırnak,tüy gibi sindirilmeyen artıkların toplanıp dışa atılmasını sağlar.
2-Taşlık:
  • Toprak solucanı ve kuşlar gibi ağızda mekanik sindirimi olmayan herbivor canlılarda görülür
  • İçinde küçük taşları olduğu kaslı bir organdır
  • Bezli mideden sonra gelir.
Not: Taşlık taşımayan canlılarda besin depolama mekanik sindirimden sonra gerçekleşir .Ancak taşlık taşıyan canlılarda besinler önce depolanır sonra mekanik sindirime uğratılır.
  • Bahçe salyangozlarının taşlıklarında taş değil özel dişler bulunur.
  • Sindirimin hızlandırılmasında rol oynar.
               
3-Özelleşmiş mide ve Kör bağırsak:
  • Herbivor memelilerde görülür.
  • Besin değeri az olan bitkisel besinlerin depolanması ve mayalanmasını sağlar.
  • Bu yapılarda  simbiyotik yaşayan ve selüloz sindiren enzim üreten tek hücreliler bulunur.
  • Bu yapılar canlıda önemli hacim ve ağırlığa sahiptir.
4-Holozoik beslendiği halde mekanik sindirim için mide hariç özelleşmiş yapının görülmediği canlılar:
  • Balıklar, kurbağalar,sürüngenler
  • Karnivor oldukları için sindirim kolay ve hızlıdır. Az miktarda alınan besinler uzun süre yeterlidir.
5-Kompleks canlılar olmasına karşın sindirim sistemi taşımayan canlılar:
  • Bu canlılar endoparazitler dir.
  • Diğer canlıların sindirim boşluğunda veya doku sıvılarında yaşar.
  • İhtiyaç duyduğu besinleri canlı sistemlerinden hazır olarak tüm vücud yüzeyi ile emerek alırlar.
örnek Karaciğer kelebeği,Tenya,Plazmodium
6-Kompleks canlılar olmasına karşın mekanik sindirimi olmayan ve kimyasal sindirimi vücud dışında yapan canlılar:
  • Örümceklerden çoğu bu gruba girer.
  • Avını yakaladıktan sonra enzimlerini avının vücudu içine enjekte eder kimyasal sindirim sonucu oluşan besleyici sıvı içilerek beslenme tamamlanır.
7-İnsektivor bitkilerde :
  • Böcek yakalamak ve kimyasal sindirime uğratmak için özelleşmiş yapraklara sahiptirler.
  • Besinleri vücud dışında kimyasal sindirime uğrattıktan sonra difüzyon la hücreleri tarafından emilir.


Özet Olarak sindirim sistemi:


Büyük moleküllü besinlerin , hücre zarındaki porlardan(delikler) geçebilecek hale getirilmesine sindirim denir

Ototrof(Üretici) canlılarda sindirim sistemi yoktur.


Büyük Molekül + Su = Küçük Molekül

1)Mekanik Sindirim : Besinlerin , dişler yardımıyla çiğnenmesi , safra öz suyunun yağları parçalaması , kuşlarda taşlık yardımıyla besinlerin parçalanması örnek verilebilir.

Mekanik sindirilen besinler hücre zarından geçemezler.

2)Kimyasal Sindirim : Büyük moleküllü besinlerin enzimler yardımıyla monomerlerine kadar parçalanmasıdır.

Su kullanıldığı için , kimyasal sindirim bir hidroliz reaksiyonudur.

Kimyasal sindirim sırasında ATP enerjisi harcanmaz.

HÜCRE İÇİ SİNDİRİM:

Hücre zarından geçemeyecek kadar büyük moleküllerin endositozla, besin kofulu oluşturularak ,lizozomdaki enzimlerle sindirilmesidir.

Hücre içi sindirim yapan hücrelerde lizozom sayısı fazladır.

Sindirim atıkları taşıyan sindirim kofulu , boşaltım kofulu halini alır.

Amip , öglena gibi tek hücrelilerde, süngerler, sölenterler ve yassı solucanlardan bazıları , insan ve hayvanlardaki akyuvar hücreleri hücre içi sindirim yapar.

HÜCRE DIŞI SİNDİRİM :

Hücre dışı sindirim , canlılara dış ortamdaki büyük ve kompleks besinlerden faydalanma imkanı verdiği için hücre içi sindirime göre daha avantajlıdır.

Çürükçül bakteri ve mantarlarda , salyangoz , deniz kestanesi ve toprak solucanı gibi omurgasızlarda ve bütün omurgalılarda hücre dışı sindirim görülür.

MANTAR VE BİTKİLERDE SİNDİRİM :

Bitkilerden sadece böcekçil bitkilerde hücre dışı sindirim görülür. Azot açısından fakir topraklarda yaşayan bu bitkiler azot ihtiyaçlarını böceklerden aminoasit halinde alırlar.

HAYVANLARDA SİNDİRİM :

Besinlerin alındığı ve atıkların atıldığı tek açıklık varsa Eksik Sindirim Sistemi görülür. Sölenter ve yassı solucanlarda rastlanır.

Besinlerin alındığı ve atıkların atıldığı açıklıklar farklı ise Tam Sindirim Sistemi görülür.Yuvarlak solucanlardan itibaren tüm hayvanlarda görülür.

OMURGASIZLARDA SİNDİRİM:

Sölenterlerde sindirimin yapıldığı boşluğa Gastrovasküler boşluk denir.

Hidrada besinlerin yakalanmasını sağlayan uzantılara Tentakül denir.Bu uzantuların üzerlerinde bulunan yakıcı hücrelere knidosit denir.

OMURGALI HAYVANLARDA SİNDİRİM :

Kavramlar :

Otçul (Herbivor) , Etçil (Karnivor) , Hepçil = Hem etçil , hem otçul (Omnivor)

Memeliler hariç diğer omurgalılarda boşaltım maddeleri ve sindirim atıklarının vücut dışında atıldığı boşluğa kloak denir.

1)MEMELİLERDE SİNDİRİM:

Otçulların sindirim kanalı , etçillere göre daha uzundur .

Geviş getirmeyen memelilerin ince bağırsakları , geviş getirenlerden daha uzundur.

Geviş getirmeyen otçulların mideleri tek , getirenlerin 4 bölmelidir.

Geviş getirenlerin mide bölmeleri sırasıyla: İşkembe , Börkenek , Kırkbayır , Şirden olarak sıralanır.

Geviş Getirme olayı :

* Az çiğnenmiş besinler işkembe ve börkenekte geçici olarak depolanır.Bu aşamada kısmen selüloz sindirimi görülür.

*Ağıza geri getirilen besinler , dişlerle fiziksel sindirime uğrar.

*2.kez yutulan besinler Kırkbayır ve Şirden'e gönderilerek yoğun kimyasal sindirime uğrar.

2)İNSANDA SİNDİRİM:

Sindirim Organları sırasıyla:

*Ağız

*Yutak

*Yemek Borusu

*Mide

*İnce Bağırsak 

*Kalın Bağırsak 

Sindirime yardımcı organ ve bölümler

*Karaciğer

*Pankreas

*Ağızdaki tükürük bezleri

*İnce B. bezleri 

1)AĞIZ:

Dişlerde fiziksel sindirim yapılır.

Tükürük bezlerindeki enzimler ile kimyasal sindirim yapılır.

Tükürük bezlerindeki amilaz(pityalin) ile Nişasta = Maltoz + Dekstrin tepkimesi olur.

EKSTRA BİLGİ : Diş etinin üzerindeki kısım (Taç) , Diş eti ile sarılı kısım (Boyun) , Çene kemiği içindeki kısım (Kök), Mine tabakasının altında dentin bulunur. Dişin ortasındaki boşluklara(pulpa) denir.

2)YUTAK:

Mukoza zarı ile kaplıdır.

Ağız ile yemek borusu arasında köprü görevi görür.

Gırtlak kapağı(epiglottis) soluk borusunu kapatarak , lokmaların soluk borusuna geçmesini önler.

3)YEMEK BORUSU :

Her yutma olayından sonra yemek borusunun üst kısmından mideye doğru yayılan dalga hareketine peristaltik hareket denir.

Peristaltik hareket , mide ve bağırsaklarda da gerçekleşir.

Mide ve yemek borusunda geriye doğru yapılan peristaltik hareketler sonucu kusma meydana gelir.

Sindirim yoktur.

4)MİDE:

Midenin , yemek borusuna bağlana kısmına mide ağzı(kardia) , ince bağırsağa bağlanan kısmına mide kapısı (pillor) denir.

Mukoza tabakasında ; mukus , HCL ,gastrin hormonu , pepsinojen enzimi , lipaz enzimi ve lap enzimi vardır.

Mukus , enzim ve HCl den gelen zararları önler.

Mide kasları , besinleri mide özsuyu ile karıştırarak kimus denilen bulamacı oluşturur.

Bağ doku periton denilen zar ile sarılmıştır. Bu zar midenin diğer organlara sürtünerek aşınmasını engeller.

Midenin çalışmasını vagus siniri ve gastrin hormonu düzenler.[Besinler ağızda çiğnenirken vagus siniri mide hücrelerini uyarır . Ve mide hücrelerinden gastrin hormonu salgılanır.]

5)İNCE BAĞIRSAK :

Kimyasal sindirim ve monomer emilimi gerçekleşir.

Sırasıyla ; 12 parmak bağırsağı (duedonum ) , boş bağırsak (jejenum) ve kıvrım bağırsak (ileum)dan oluşur.

12 parmak bağırsağı sindirimin yoğun olarak yapıldığı yerdir.

İnce bağırsakta water kabarcığına , safra kesesinden gelen koledok kanalı ile pankreastan gelen wirsung kanalı açılır.

İnce bağırsakta emilimi sağlayan yapılara villus denir. Villuslardaki sitoplazmik katlanmalar sonucu mikrovilluslar oluşur.

İnce bağırsak yüzeyinde mukus salgılayan iç epitel hücreleri(goblet hücreleri ) bulunur.

Karaciğerden gelen safra ile pankreastan gelen sindirim enzimleri water kabarcığına ulaşır.

Sekretin hormonu ; pankreastan HCO3'ün ince bağırsağa salgılanmasını sağlayarak pH'ın 7-8 arasında kalmasını sağlar . Ayrıca karaciğerde safra üretimi ve salgısını yönetir.

Kolesistokinin hormonu; Safranın , safra kanalına boşalması ve pankreas enzimlerinin ince bağırsağa salgılanmasında görevlidir.

Enterogastrin hormonu : Açlık durumunda , mide hücrelerinin mide öz suyu üretmesini engeller ve mide faaliyetini yavaşlatır.

6)KALIN BAĞIRSAK :

Sırasıyla ; kör bağırsak (çekum ) , kolon ve düz bağırsak (rektum)dan oluşur.

Kör bağırsağın , ince bağırsakla bağlantı yaptığı yere apandis denir. Apandisin iltihaplanması sonucu apandisit hastalığı ortaya çıkar.

Goblet hücreleri mukus salgılayarak sindirim artıklarının (posa ) atımını kolaylaştırır.

Mineral , tuz ve suyun emilimi gerçekleştirilir.

Meydana gelen dışkı içinde ; sindirim artıkları , selüloz , ölü bakteriler , epitel hücreleri bulunur.

Dışkı rengini safra pigmentleri , kokusunu ise bakteriler belirler.

SİNDİRİM SİSTEMİNE YARDIMCI ORGANLAR

1)PANKREAS:

Karma bir bezdir.

Pankreas öz suyu içerisinde ; Su , HCO3 , amilaz , tripsinojen , kimotripsinojen , DNAaz ve RNAaz bulunur.

Langerhans adacıklarından , insülin ve glukagon salgısı yapılır.

2)KARACİĞER VE SAFRA KESESİ:

Safra salgısı karaciğer kanalı ile salgılanır.

Safra suyu içinde; safra tuzları , kolesterol , yağ asitleri , su ve safraya rengini veren pigmentler bulunur.

Safra sıvısı ; yağları fiziksel parçalar , yağda eriyen vitaminlerin (A,D,E,K) emilmesini kolaylaştırır , antiseptik(bakteri öldürücü) özellik gösterir

Karaciğer kupfer hücreleri ile yaşlanmış alyuvarları parçalar.

Amonyağı üre ve ürik asite çevirir.

Provitamin A 'yı A vitaminine çevirir.

BESİNLERİN KİMYASAL SİNDİRİMİ :

Karbonhidratların sindirimi : Ağızda başlar , midede yoktur , ince bağırsakta devam eder.

Proteinlerin sindirimi : Midede başlar , ince bağırsakta devam eder .

Yağların sindirimi : İnce bağırsakta başlar ve biter.

A)KARBONHİDRATLARIN SİNDİRİMİ :

Nişasta + Su (amilaz aracılığıyla) = Maltoz + Dekstrin

Dekstrin + Su(amilaz aracılığıyla) = Glikoz

B)PROTEİNLERİN SİNDİRİMİ:

Pepsinojen enzimi aktif bir enzim değildir HCl etkisiyle aktifleştirilerek pepsin'e dönüşür.

Pepsinojen + HCl = Pepsin Protein + Su(pepsin aracılığıyla) = Polipeptit

Pepsinojen gibi pasif halde bulunan tripsinojen ve kimotripsinojen , enterekinaz enzimi ile tripsin ve kimotripsin'e dönüşür.

C)YAĞLARIN SİNDİRİMİ:

Yağ + Safra Sıvısı = Küçük yağ tanecikleri

Yağ tanecikleri + Su ( Lipaz aracılığıyla) = Yağ asitleri + Gliserol


HORMON TABLOSU (Ellerimin gölgesi de çıkmış , kusura bakmayın .  )

Büyütmek için tıklayınız, esas boyutları 1266x950.